18 Aralık 2009 Cuma

hümanizm

belki ilginç gelecek ama ben yine bazı şeylere tepkiliyim. markete gazuz almaya çıktım ve geri döndüğümde evin kapısı kilitlenmişti. çalışmam gereken bir vizem, boşaltmam gereken torba dolusu idrarım vardı ama ben kapının önünde terlik&pijamayla kalakalmıştım. tepkim şuna;

uzuun zaman önce insanlar barınaklarında kapı bulundurmaya gerek duymazmış. gel zaman git zaman insanlar kapıyı keşfetmiş, koyalım süs olsun diye mağaralarının girişlerine monte etmeye başlamışlar. sonra bazı amına koduğum oğulları çıkmış, kendilerine ait olmayan evlere girip bok püsür çalmaya başlamışlar. bu pezevenklere önlem almak için kilit icat edilmiş, kilitler büyümüş, kapılar büyümüş, çelik kapılar gelmiş, maymuncuklar, lazer silahları derken şu an bulunduğumuz noktadayız. 2 adım ötedeki markete gazuz almaya giderken bile kapı kitlemek zorundayız. niye? çünkü bir takım orrrospu çocuğu evimize girip kişisel eşyalarımızı çalabilir.
çalmasın arkadaş yaa. gelsin istesin ben vereyim, ben gideyim birinden isteyeyim o versin. silelim parayı, takas usulüne dönelim yine. ben insanların birbirine güvendiği bir dünyada pijama&terlikle kapı önünde kalmaksızın yaşamak istiyorum. çok şey mi istiyorum? parayı bulan lidyalının nassını sikim. onun yüzünden kapıda kaldım.
neyse ki birlikte yaşadığım insanlar haddinden fazla geri zekalı. kapıyı kitleyip anahtarı kapının üzerindeki girintiye bırakıyorlar. ya da kapıda kalabileceğimi tahmin edip bana son bir iyilik yapmayı düşündüler. kapıyı tekmelerken yukardaki girintiden anahtar tıkırtısı geldi. üstünde kale yazan bir metal parçasını gördüğüme bu kadar sevineceğim hiç aklıma gelmezdi.

tanrının işi ne kolay. yarat yarat sal sokağa. sonra otur izle onları tepeden. peeff.

Hiç yorum yok: