30 Eylül 2008 Salı

Bayram gelmiş, neyime?

Bayramların yapısı gereği insanlar kendilerini mutlu olmak zorunda hisseder. Yıl boyunca birbirinin suratını görmemiş insanlar yeni aldıkları kıyafetleri sergilemek amacıyla birbirlerini ziyarete giderler, hoşça vakit geçirirler. Hoşça vakitmiş.. Sktir lan ordan. Adamların suratına bakıyorum, 'aa siz mi geldiniz' diyorlar.. Bu başlı başına bir saygısızlık değil mi? 'Siz mi geldiniz?' bu ne demek lan?! İstemiyorsanız gideriz. Meraklıydım ben senin baklavanı yiyip kolonyanı sürünmeye.
Bayramlar bana göre insanların samimiyetsizliğinin tavan yaptığı zaman aralıklarıdır. Beni günahı kadar sevmediğini bildiğim bir aile dostumuzun bana öldürürcesine sarılmasının başka bir açıklaması yok zira. O evden çıktıktan sonra bir daha yüzüme bakmayacak o adam, biliyorum. Ama her nedense evindeyken ah cicim, oh kuzum muhabbeti dönüyor. Bırak ya.. Sevmiyorum olum seni. Samimiyetsiz şeey.

Bayramlar benim için işkencedir. Söylediğim gibi, beni sevmediğini bildiğim adamlara/kadınlara gidip sahte gülüşmelerini dinlemek canımı sıkar benim. Bir de tatlı üstüne tatlı getiriyorlar. Şeker hastası yapıp öldürmeye çalıştıklarını biliyorum.. Psikolojileri bu derecede bozulmamış olanları ise ısrarla tatlı yememi söylüyor, bana o tatlıyı yedirecek ki ben gidince 'baklavayı kuruttu şerefsizin çocuğu. sana mı yaptık lan koca tepsi baklayavı' diyebilsin arkamdan. Bu nedenle hiçbir ikramı kabul etmiyorum ziyaretlerde. Kabul etmediğim için arkamdan 'yabani' dediklerini bilsem de, sineye çekiyorum.
Güzel yanları yok mu bayramların? Vardır mutlaka.. Nah vardır.. Yaş ilerlediği için artık para da vermiyorlar ellerini öpünce. İçimden gelerek ellerini öptüğüm büyüklerimi tenzih ederim. Karşılıksız seviyorum çünkü ziyarete gittiğim çoğu insanı. Para versin ya da vermesin, her bayram gidip gönlünü alırım.. Ama babamın veya annemin arkadaşı olduğu için zorla götürüldüğüm insanlar, hele ki benim hakkımdaki düşüncelerini biliyorsam, çok tiksindiriyor beni. Ellerini öpesim falan gelmiyor. Nerde o eski bayramlar deyip 100 yıllık kahvehane geyiğine dönmek istemiyorum, ama eski bayramları gerçekten özledim.. Eskiden insanların gülüşleri sahte olmazdı.. Eskiden bayram ziyaretlerine 'olum yabani olma yürü şuraya' diye götürülmezdim. İçimden gelerek giderdim.. Peki şimdi ne değişti?
Sanırım beklentiler...
Biz eskiden bayram için gittiğimiz abilerin/ablaların hikayelerini dinlemek, büyük muhabbetine salça olmak için giderdik her nereye gidiyorsak..
Şimdi bize gelen veletlere bakıyorum, birisi benim bilgisayarımın başına oturdu aptal kraloyun.com oyunlarını oynadı, diğeri kardeşimin oyuncaklarını ordan oraya attı. Büyükler ise hiç ses çıkarmadan birbirlerine baktılar.. Böyle değildi eskiden.. Konuşmak için gidilirdi ziyaretlere.

Şeker toplamak için sokağa dökülürdük biz eskiden. En yeni kıyafetlerimize toz değmesin diye türlü taklalar atardık sokaklarda. Topladığımız şekerler cebimizden taşana kadar devam ederdik gezmeye, cebimizden taşınca oturur yerdik. Şimdikiler ne yapıyor?
Sabah birkaç tane çocuk geldi, zile bastı, aldım elime şeker kavanozunu, indim aşağıya. Açtım kapıyı, uzattım şekeri.. Çocuk dedi ki;

- aa bu ne bee?!

Elbise askısı .mına koyum. Ne olacak, şeker.

- biz para isteriz
+ niye? babanızın parası yok mu?
- vaar
+ ondan isteyin o zaman
- üff salak

El kadar velet salak dedi ulan ayaküstü.. Kodumun yerden bitmesi. Gelmişler resmen haraç kesiyorlar abura koyim. Vermeyene de hakaret ediyorlar. Bu mu lan bayram ruhu?! Bu mu olm yetişen nesil? Gerizekalı lan bunlar!
Kapitalizm, kapitalizm dedik, büyüyor bu dalga dalga.. Ben küçükken dedem para verince utanır almazdım lan.. Çok isterdim ama babam bir bakış atardı, pısıp kalırdım koltuğa. Dedem cebime zorla sokana kadar debelenirdim almamak için..
Bunların bir de babası var. Ne midesiz adamsınız abicim siz?! El kadar çocuğu dilendirmeye utanmıyo musunuz? Gelsinler, şeker istesinler, kolisiyle vereyim, ama para mı verilir her gelene lan? Ve bir değil, iki değil yaklaşık 6 farklı grup gelip para istediler benden.. İstisnasız alayı hakaret edip gitti. Hiçbir bayram şeker veremeyen bir Hanife teyzemiz vardı küçükken.. Ulan ilk ona gider, elini öperdik biz bayramlarda.. Sevimliydi çünkü kadın, çocukları severdi. Durumu yoktu, şeker veremezdi, ama kendisi şeker gibiydi zaten.. Bu veletleri izledim bir süre, biri dedi ki;

- şu karşıki evde bi ibne var, para vermiyo. gitmeyin oraya

Gelmeyin lan. Para almak için gelecekseniz gelmeyin abura koyim. Çok meraklıydık sizin salyanızı elimize akıttırmaya. Sümüklü piçler.

Bugün ziyarete gittiğimiz bir eve bizden sonra 3 aile daha geldi.. Toplamda 7 kişiyiz evde 10 dakika boyunca şu diyalog vardı;

Ahmet = 1
Aysel= 2
Veli= 3
Nezahat= 4
Hüseyin= 5
Nihal= 6
Ben, kendim= 7

1: Nasılsın 2?
2: İyiyim, sen nasılsın 1?
1: İyiyim ben de. Sen nasılsın 3?
(o sırada yan koltuk)
2: Nasılsın 4?
4: İyiyim, sen nasılsın 2?
2: İyiyim ben de. Sen nasılsın 5?
(o sırada yan koltuk)
5: Nasılsın 3?
3: İyiyim, sen nasılsın 5?

7: Yeter lan! Hepiniz iyisiniz, harika hissediyosunuz, hayat çok güzel. Ama bir yere kadar olm. İnsan sayılırım olm ben de bir yerde. Sürekli çok sesli korolar gibi 'iyiysensennasnasılıliyiiyi' sesler çıkartırsanız psikolojim bozulur benim ortada. Hayır bir de adam yerine koyup sormuyorlar bana 'sen nasılsın 7' diye.. Sormasınlar, şart değil, ama nasıl daha çok konuşup daha boş konuşuruz yarışına girdiler mi deliriyorum ben. Birbirini tanımayan bir sürü insanı tek evde buluşturan o ev sahipleri de kıs kıs gülüyor millet birbirine nasılsın diye sayıklarken.. Çakallar.

Günümüz bayramlarının güzelliği akşamları oluyor bizim için sanırım.. Belki eski bayramların güzelliği de akşamlarıydı, ama ben eski bayramlarda genç değil, çocuktum, o yüzden yorum yapamıyorum.. Ama bu yaştan sonra bayram gündüzleri eğlenmek için yapabileceğim hiçbir şey kalmadığına bugün ikna oldum. Ramazanı da bitirdik, alkol serbestisi geldi.. Şerefe.

(Lan o değil de, Ramazandan çıkar çıkmaz içki içeceksin madem, Ramazanda da içsene köpoğlu. Sanki üzerinden büyük bir yük kalkmış, bir bela seni bırakmış gibi, bittiği gün sarılıyosun içkiye.. Hiç kasma, Ramazan içinde de iç anasını satayım.. Gelecek Ramazan düşünmek lazım bunu.. Asıl mahalle baskısını o zaman görür mister Tayyip..)